İsmail TEMİZ/SAMSUN, (DHA)



Üniversitelerde türban çatlağı ile tırmanan gerginlik, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne kızını türbanıyla sokmak isteyen din görevlisi baba İdris Gökçek ile güvenlik görevlilerinin yumruklu- tekmeli kavgasına kadar vardı. İlahiyat Fakültesi öğrencisi Şule Gökçek türbanını çıkarıp peruk takarak derse girerken, dudağı patlayan babası İdris Gökçek ve kavga ettiği güvenlik görevlileri karşılıklı şikayetçi oldu.


Anayasa değişikliğinin Resmi Gazete'de yayımlanmasının ardından YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın rektörlere gönderdiği ‘Türbanlı öğrencileri üniversitelere alın’ talimatı üzerine 9 YÖK üyesi karşı bir bildiri yayınlayıp ‘Bu emre uymak suçtur’ açıklamasında bulunması, hem üniversiteleri hem de öğrencileri ikiye böldü. Birçok üniversitede olduğu gibi Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü, YÖK Kanunu'nun ek 17'nci maddesinde düzenleme yapılmadan türbanlı öğrencilerin derslere girişine izin vermeyeceğini dün senato kararı ile duyurdu.

KIZINI TÜRBANLI SOKMAK İSTEDİ

Samsun Müftülüğü'nde memur olan İdris Gökçek, bu sabah Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi birinci sınıf öğrencisi kızı 21 yaşındaki Şule Gökçek'le birlikte üniversiteye geldi. Türbanıyla içeri girmek isteyen öğrenci Şule Gökçek'ı kapıdaki güvenlik görevlileri izin vermedi.
Müftülükte görevli İdris Gökçek müdahale ederek, Anayasa değişikliği yapıldığını ve YÖK Başkanı'nın ‘Türbanlıları üniversitelere alın’ talimatı verdiğini söyleyerek, kızı Şule'nin türbanıyla üniversiteye gireceğini, engel çıkarılmamasını söyledi. Rektörlüğün, eski uygulamanın devam etmesi yönünde talimatı bulunduğunu söyleyen güvenlik görevlileri izin vermeyince İdris Gökçek, ısrar etti.

YUMRUKLU- TEKMELİ KAVGA

Güvenlik görevlileri ile kızının türbanla üniversiteye girmesi için direten İdris Gökçek arasındaki tartışma kavgaya dönüştü. Yumruk ve tekmeyle birbirine giren tarafları müdahale eden polis ayırdı.

Yumruklaşma sırasında dudağı patlayan İdris Gökçek, tedavi için otomobiline binip Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi'ne gitti. Burada yapılan müdahalenin ardından Gökçek, güvenlik görevlilerinden şikayetçi oldu. Güvenlik görevlileri de İdris Gökçek'ten şikayetçi oldu. Taraflar, yakındaki Atakum Polis Merkezi’ne giderek ifade verdi.

“BAŞKA ÜNİVERSİTELER ALIYOR”

İdris Gökçek ifadesinde, bazı üniversitelerde türbanlı öğrencilerin girişine izin verildiğini söyleyerek, “Başka üniversitelere türbanlı öğrenciler giriyor. Kızımın da türbanla derse girmesini istedim. Ancak görevliler buna izin vermedi. Beni dövdüler. Şikayetçiyim” dedi.

Güvenlik görevlileri ise kendilerine verilen emri uyguladıklarını, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne türbanla girilemediğini söyledi.

Tekmeli yumruklu kavgadan sonra türbanıyla içeri giremeyeceğini anlayan Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Şule Gökçek, yanında getirdiği peruğu takarak okula girebildi. Şule Gökçek, “Neden türbanla derse giremiyoruz bunu anlamış değiliz. Başka birşey söylemek istemiyorum” diye konuştu.

TÜRBANIN İSLAM'DA YERİ YOKTUR



SELÇUK Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Felsefesi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Şahin Filiz, türbanın İslamda yeri olmadığını ve dinden sapma niteliği taşıdığını savundu. Doç. Dr. Filiz, “Siyasallaşan ve seçkinci bir kamusal dinsellik alanını gittikçe ötekiler aleyhine genişleten başörtüsü söylemi, İslam'ın ahlaki ve medeni özünü gölgelediği gibi, bugün tüm ABD, AB yanlısı ve küresel ılımlı İslam söyleminin yerli işbirlikçileri için, emperyalist ve mandacı tuzağın, halk yığınları nazarında meşruiyetini sağlayan İslami makyajla servis edilmesini de kolaylaştırmaktadır” dedi.


Aydın'ın Nazilli İlçesi’nde, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) şubesinin düzenlediği, ‘Kadın üzerinden din istismarı’ konulu konferansta konuşan Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Felsefesi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Şahin Filiz, çarpıcı açıklamalarıyla dikkati çekti. Son günlerde kadın üzerinden büyük bir din istismarı yapıldığını savunan Doç. Dr. Filiz, kadının başörtüsü ile var edilip tanımlanan bir konuma getirildiğini ileri sürdü. Aslında İslam'da kadının çok daha önemli ve saygıdeğer bir konumu bulunduğunu anlatan Doç. Dr. Filiz, “Maalesef Türkiye'de kadınlara, ‘hür olmak, örtünmek demektir’ psikolojisi yerleştirilmek isteniyor” dedi.


‘HIMAR KELİMESİ YANLIŞ TERCÜME EDİLİYOR’


Türban tartışmalarıyla gündeme gelen ‘hımar’ kelimesinin Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yanlış tercüme edildiğini kaydeden Filiz, şunları söyledi:
“Hımar kelimesi, bazı meallerde, ‘kadınlar başlarındaki örtüyü omuzlarına ve göğüslerine indirsinler’ şeklinde geçiyor. Buradaki ‘hımar’ kelimesi başörtüsü şeklinde tercüme ediliyor. Bu çok yanlıştır. Çok acıdır ki, Diyanet İşleri Başkanlığı da bunu söyleyemedi. Çünkü doğru değil. Hımar içkiden gelir ve ‘aklı örtmek’ demektir. Diğer bir anlamıyla ‘örtü’ anlamına gelir. Bu masa örtüsü de olur veya başka bir örtü, başörtüsü de olabilir. Fetva veren uzman siyasiler olduğu için, bunun farklı bir anlamı olduğunu öğrendik. İslam'ın özgün kaynaklarından hareketle, türbanın İslam'da yeri olmadığı, dinden sapma niteliği taşıdığı kanıtlanmaktadır.”



Bu Bölümü Dikaktle Okuyun

“MİLLİ DEVLETE MUHALEFETİN DİNSEL MOTİFİ”


Siyasallaşan ve seçkinci bir kamusal dinsellik alanını gittikçe ötekiler aleyhine genişleten başörtüsü söyleminin, İslam'ın ahlaki ve medeni özünü gölgelediğini anlatan Doç. Dr. Filiz, şöyle devam etti:
“Bugün tüm ABD, AB yanlısı ve küresel ılımlı İslam söyleminin yerli işbirlikçileri için, emperyalist ve mandacı tuzağın halk yığınları nazarında meşruiyetini sağlayan İslami makyajla servis edilmesini de kolaylaştırmaktadır. AB ve ABD kaynaklı ılımlı İslam propagandası ve dinler arası diyalog faaliyetleri, ‘başörtüsüne özgürlük’ talepleriyle çakışan bir sürecin temel parametreleri olarak İslami kesimde dinsel olarak onaylanmış ve sindirilmiştir. Ülkemizi ve Türk ulusunu parçalamayı amaçlayan AB ve onun ülkemizdeki sivil uzantılarına karşı çıkmak, başörtüsü özgürlüğüne ve doğal olarak da İslam'a karşı çıkmakla bir tutulmak için, başörtüsü söylemi, milli devlete muhalefetin dinsel motifi olarak işlevselleştirilmektedir
.”
Bu olanlar dahada büyüyecektir. İşallah gene eskilere dönmeyiz. Şurda üniversitede 6 ayım kaldı :D bi rahat duramıyolar. :D

Daha fol yok yumurta yok. Bakalım anayasacı haşim kılınç mıydı neydi o ne diyecek :D top ona atılacak :D
Madde 4

- Siyasi içerikli başlıklar açmak , başka başlıkların altına mesaj atmak, siyasi parti propagandası yapmak vb. davranışlar yasaktır.
Bu konu kilitlenmiş ve yeni mesaj kabul edilmiyor.

Üye Ol veya Giriş Yap

Bu forum başlığına mesaj atmak istiyorsanız hemen üye olun veya giriş yapın.