Yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar... Lütfen ciddiyetimizi bozmayalım..

Anzadria ~ Varoluş..

İnsanların hüküm sürdüğü topraklarda bu, kesinlikle onlara ait olmayan, daha masum bir var oluş hikâyesi. İnsanların daha ulaşmadığı, denizin orman ile dip dibe olduğu bir yerde başlıyor. Deniz, sonsuza gidiyormuşçasına engin; orman, var oluşu bilinemeyecek kadar yaşlı idi. Çalısız, adeta güçlünün güçsüzü yok ettiği bir ormandı bu. Soluk renkli, sarmaşık gibi kökleri olan yüksek ağaçlar, binyılları yıkıp geçmişçesine orada dikiliyorlardı. Sahipsiz deniz fırtına kopacakmış gibi durgun ve etraf da bir o kadar sessizdi. Sis suyun üzerine çökmüş, gökyüzü ile bağını adeta yok etmişti. Ve o engin deniz, yaşlı ormana bir hediye gönderdi. Camsı küçük bir kayıkta, bir o kadar küçük bir kız. Rüzgârların getirdiği, sonsuzluğun hediyesi.
Kayık sessizce kıyıya vurduğunda, kız usulca uyumaktaydı. Uyanmadı da, zamanı gelmeden. Ormanın kalbi küçük kızın gelişini haber verircesine ışıldıyordu o gün. Dalgaların ince kabartısı, güneşin parıltılı ışıkları arasında, bulunmayı bekleyen bir mücevher gibi parlıyordu kayık. Çok zaman geçmeden ormanda gezinen periler onu gördüler. Ne yapılacağı biliniyordu. Kayığı yüklenip, zarifçe taşıyarak, yaşlı ormanın derinliklerine kadar götürdüler. Etraf sessiz ve bir o kadar sakindi. Ağaçlar sıklaştıkça sıklaştı. Periler için kayığı taşımak, uçmak gibi zorlaşmıştı. Yollar kavislenmiş ve önlerine de bir sürü engel sermişti. Buna rağmen ciddiyetlerini hiç kaybetmeden yollarına devam ettiler ve sonunda güneşin çimleri ışıl ışıl parlattığı küçük bir açıklığa geldiler. Açıklığın ortasında durup, yavaşça yere indiler ve aynı soğukkanlılıkla kayığı yere bıraktılar.
Kayığı taşıyan perilerden biri belindeki ince sarmaşığa bağlı kemerden, ağaçların dallarından yapılma bir borazan çıkardı. Ses bütün ormanda yankılanıyordu.. Ancak bu rahatsız edici ve gür bir sesten çok, ninni hissi yaratacak kadar narin ve hoştu. Daha sonra kayığı orada bırakarak açıklığın çevresindeki ağaçlarda yerlerini aldılar. Bir süre sonra ilk peri ormanın karanlığından çıkarak geldi ve ağaçların arasındaki yerini aldı. Sonra onu başkaları takip etti. Açıklık adeta sayısız peri tarafından çevrilmişti. O sırada gölgeler arasından bir alevlenme göze çarptı. Yavaşça hareket ediyordu. Giderek belirginleşti ve hareketleri hızlandı. Periler hiç hareket etmiyordu. Saygının en büyük göstergesiydi bu. Korkuya bile yer vermeyecek kadar büyük bir saygı. Çünkü gelen Aida idi.
Aida, perilerin en yaşlısı ve en bilgesi idi. Yine de yeni doğmuş bir peri kadar genç görünümlü ve hareketliydi. Ormanın kalbinin bir parçasını taşıdığına inanılırdı. Bin yıla aşkın yaşı da buna en iyi kanıttı aslında. Bedeninin bir parçası olarak yüzyıllarca taşımıştı onu. Küçük kız, Aida'nın önüne getirildiğinde yavaşça gözlerini açtı.Bu sırada Aida ciddi bakışlarla etrafı süzmekteydi ki, kızın uyandığını fark etti. Bir süre gülümsedi ve konuşmaya başladı: "Hoş geldin! Ormanın hanımı, ölenlerin, yaşayanların ve doğacakların koruyucusu, doğanın efendisi, rüzgârların getirdiği, Kutsal Rüzgâr, Anzadria!" Aida, Anzadria'yı aldı ve havaya kaldırdı. Ormanın kalbi saçlarında parlıyordu. Anzadria, çevresine anlamsızca baktı. Yaşamının ilk parçaları bu şekilde başladı onun için.
Hayatının ilk yıllarını ormanda Aida'nın korumasında geçirdi. Lisan ve büyü sanatını öğrendi. Bitkilere, denizlere ve toprağa hükmetmeyi... Düşünce okumayı, onlara hükmetmeyi ve telepati kurmayı öğrendi. İçindeki güç giderek kendisini geliştiriyordu. Bununla birlikte Anzadria bir fidan gibi hızla büyüdü. Büyüleyici güzellikte, doğanın mükemmelliğine sahip bir hanımdı artık. Saçları rengini yaşadığı ormanların batan güneşte alev alev yanan kızıl yapraklarından, gözleri ise koyu renk toprağından almıştı. Bakışları büyüleyici, sessizliği boğucuydu..
Yıllar sonra güzün ilk zamanları bir gün, Anzadria, Aida'nın huzuruna çağırıldı. Aida zamanın geldiğinin farkındaydı. Anzadria ondan öğrenmesi gereken her şeyi öğrenmiş, gücünün zirvesine ulaşmıştı. Aida'nın görevi burada sona eriyordu. Kızılımsı kanatlarını sonuna kadar açtı ve ellerini önünde birleştirdi. Yukarı doğru yükselirken bir şeyler mırıldanıp durdu ve güneş, ışınlarını, ormanın yeşiliyle birleştirirken, Aida'nın avuçları arasında bir ışık topu oluştu. Sanki ışık bedeninden kopuyor gibiydi. Ormanın kalbi.. Işık titrek hareketlerle Anzadria'nın gözlerine kadar geldi. Yavaşça aşağıya indi ve göğsüne doğru girip kayboldu. Ormanın kalbinin bir parçası, onun sonsuz yaşamı, kudreti ve büyüsü Anzadria'ya bahşedilmişti. Tören tamamlandığında Aida dâhil tüm periler kovuklarına çekildiler.
Aida gün geçtikçe yaşlandı ve tüm ışığı soldu. Sonsuz yaşamını devretmişti ve artık zamanının geldiğini biliyordu. Halkını Anzadria'nın ormanda ilk getirildiği yerde tekrar bir araya getirdi. Geldiği topraklara dönme zamanı çoktan gelmişti. Zamanı geldiğinde geri dönmek üzere, ağzından son büyülü sözler döküldü. Kanatlarındaki kırmızı yavaş yavaş dalgalanıyordu. Bu ormanın asil aleviydi. Aida'yı acısız bir şekilde uğurladı alevler. Külleri o toprakları yıllarca besledi.
Kutsal Rüzgâr Anzadria insanların devri bittikten sonraya kadar, ormanlarını terk etmedi ve bu uzun yüzyıllar boyu doğanın düzeninin koruyucusu oldu. Yaşadıkları, bu hikâye ile alakasız yüzlerce olayı barındırır ve şuan için anlamsızdır. Anzadria'nın sonsuzluktan gelişi çok az bilge tarafından bilinir ve genel olarak da anlatılmaz. İnsanlar bilmese de Anzadria bir gün onlarla tanışacaktır. O güne kadar da bu saklı bir hikâye olarak kalır..

Dipnot: Hikâyede geçen orman perileri şımarık ve duygusal varlıklardır. Boyları 50-70 cm civarlarında, kelebeğinkilere benzeyen, doğduğu ağacın cinsine göre kırmızı, sarı, kahverengi ve yeşil tonlarını alabilen kanatları vardır. Genellikle altın sarısı veya kızıl rengi kısa saçları olur. 200 yıldan fazla yaşadıkları çok nadir görülür. Bir ağacın doğumundan sonra oluşan ilk kovuğa ormanın özü akar ve bir koza oluşturur. Gelişimini tamamlayan peri kozadan çıkar ve o kovuğu evi beller. Ölümü sırasında ise yanar ve kül olur. Bu küller toprağa karışır ve zamanı gelene kadar ruhu toprağı besler ve bir gün o topraklarda yeni bir fidan yeşerir ve bu yeni bir orman perisinin doğumunu müjdeler. Bu ormanın döngüsü olarak da bilinir..


2.Bölüm Anzadria ~ Tanışma

Bu konu Kaankha tarafından düzenlendi(2010-02-05 12:51, 14 yıl önce)
Tek kelime ile harika.Bunu siz mi yazdınız?
Evet. Bana ait..
Helal vallaha okurken hikayeyi yaşadım sanki.Üslûpun çok güzel.Sürükleyici bir şekilde yazmışsın.
Ya arkadaşlar bakıp geçmeyin bence okuyun.
Çok güzel bir çalışma olmuş tebrikler:asik2
Teşekkürler arkadaşlar =)
Eline sağlık çok beğendım ^^
Hepsini okuyamadım okuduğum kadarı ile gerçekten güzel olmuş fakat gözüme çarpan bir nokta oldu &裟&裟 Yollar kavislenmiş ve önlerine de bir sürü engeller sermişti&裟&裟
Burda zaten bir sürü ile birden fazla engel olduğunu belli ediyorsun orda bir daha çoğul eki kullanmak cümlenin akıcılığını biraz bozmuş gibime geldi. Yazıların devamını beklerim.
onu yazarken çok tereddüt ettim gerçekten.. bilgilendirdiğin için teşekkürler çünkü emin olamamıştım..


Ekleme: Bir iki imla hatası ve anlatım bozukluğu farkettim okulda, onları düzelttim arkadaşlar iyi okumalar..
Silindi
Novice
0
harıka oLmus yorum yoq heycanlandm =)
Hey geri döndüm yazıda düzenlemeler yaptım arkadaşlar.. Yeni bölümü yazmadan önce hem bu yazıyı hatırlamanızı hem de okumayanların okuması için up'lıyorum. Bir süre içinde yeni bölümü yazıp ekleyeceğim.. (Öss zamanı nası yazmışım ben bunu kendime hayret ettim xD)
kankha slm oncelikle yazını okudum inan cok guzel olmus bende cok eski bi rp oyuncusu deyilim 3 senedir oynuyorum cok da iyi bilmioorum bi makinam var host reseller vps falan satıyorum bu oyuna takıldıgımdan beri inan acılan kapanan serverlerde emegimiz hepimizinde cok gecdi ve bende bi server acmaya karar verdim bu konuda bilgili ve benim kadar ki arkadaslarım soyluyor bunu adaletli insanlar

Kendimden bahsedeyim biraz

Adım Hakan
Soyadım Kaya
Meslegim Guvenlik + cankurtaran
Yasadıgım yer Antalya
Yasım 30

simdi diyorsunuz bunu neden yazdın diye biz belki abartısız 1 aya yakın bir zamandır acacagım servere isim arıyorum ole duzmece tanrılı vs falan isimler deil dogal bi isim neden mi cunki acdıqımız zaman kapamaya niyetim yok dedigim giibi saten bende bu alemde bi seyler yapan ticaret yapan biriyim.

Arkadasım senden istegim eger ki iznin olursa ve gerisini de yazacaksan harika bi hikaye bu isim altında uo serverimi acmak isderim tabi ki senin ismin ve senin iznin oldugunu her zaman belrterek goruslerini bekliyorum olumlu yada olumsuz gercekden harika bi hikaye iyi oyunlar...
Güzel Olmuş,Eline Sağlık
enem ben bunu çok önceleri yazmıştım yaf :D ey gidi günler şimdi nelerle uğraşıyorum bir de özledim bişeyler yazmayı :D

LifeGuard arkadaşım pm attım ordan ulaşırsan sorununa çare bulabilirim sanırım..

Bu konu Kaankha tarafından düzenlendi(2009-01-11 00:38, 15 yıl önce)



Üye Ol veya Giriş Yap

Bu forum başlığına mesaj atmak istiyorsanız hemen üye olun veya giriş yapın.